MEHMET CANSEVER – 90 BİN LABORANT ATAMA BEKLİYOR

90 BİN LABORANT ATAMA BEKLİYOR

ANKARA – (Mehmet CANSEVER Laborantlar denince akla daha çok kimyevi laboratuvarlarda çalışan kişiler gelir. hastane veya tıp merkezi laboratuvarında çalışan kişiler ise eğitimlerine göre tıbbi laboratuvar teknisyeni veya teknikeri olarak adlandırılırlar. kadrolama sınıfına göre, sağlık meslek lisesi çıkışlı bir tıbbi laborant sağlık memuru/laboratuvar teknisyeni, önlisans mezunu tıbbi laborant sağlık teknikeri/laboratuvar teknikeri sınıfına girer.

Her yıl 10 bine yakın mezun veren Tıbbi Laboratuvar Teknikleri bölümünden atanmayı bekleyen laborant sayısı 90 bine yaklaştı. Tıbbi Laboratuvar Platformu son iki yılda sadece 887 atama yapıldığını belirtti.

Sayısı 90 bine yaklaşan Tıbbi Laboratuvar Teknikleri bölümü mezunları kendilerine yeteri kadar atama kontenjanı açılmamasına çok tepkili.

Hastanelerin kan alma birimlerinde ve laboratuvarda çalışan laborantlar, mezun olduktan sonra KPSS puanı ile atanıyor.Bu riske rağmen her sene Tıbbi Laboratuvar Teknikleri bölümü için üniversitelerin açtığı kontenjanlar dolup taşıyor. Bu sayının hemen eritilmesi gerektiğini belirten atama bekleyen mağdurlar ; ’’Sağlık camiasının laborantların değerinin bilinmesini ve buna göre alımları düzenlemelerini istiyoruz” şeklinde talepte bulundular.

MEZUN OLUNCA İŞSİZ KALACAKLARI BİLİNEN ÖĞRENCİLER İÇİN ÜNİVERSİTELER KONTENJAN AÇIYOR

Yapılan araştırmada her yıl Tıbbi Laboratuvar Teknikleri bölümünden yaklaşık 7 ila 8 bin arasında mezun öğrenci verilmesine rağmen, YÖK’ten ve Tıbbi Laboratuvar Platformu’ndan temin edilen resmi rakamlara göre 2020-2022 yılları arasında sadece 887 kişinin sektör bazında istihdam edildiği gerçeği ile mezun sayısını da eleştirmek gerekiyor.

Özel hastaneler dışındaki bölümlerde KPSS puanı üzerinden atamalar yapıldığı,yazılı sınavdan sonra mülakatların da olması yani torpilin de gerektiği maalesef işin üzücü diğer bir gerçeğidir.Laborantlara olan ihtiyacın fazlalılığı gözetildiğinde ise,en büyük sorununun ödenecek ücretler yönünden taşeron sorunu olduğu,taşeron firmalar tarafından daha düşük ücretlere daha fazla personel çalıştırılmasıdır.

Bilinen bir gerçeği vurgulamak gerekirse; Hastanelerde bulunan laboratuvarlar firmalara bağlı ve bu firmalar devletin ihalelerine girerek,ihale ile birlikte laboratuvara kendi cihazını kuruyor ve cihazın bakımından ve temizliğinden sorumlu olarak her cihazın başına da bir görevli getirerek daha düşük ücretler veriliyor.

TIBBİ LABORATUVAR TEKNİKERLERİ İÇİN İSTİHDAM ALANI AZALIYOR

Sağlıklı bir yaşam,doğru tahlil sonuçlarıyla verilen tedavi ile mümkündür.Bu nedenle,laboratuvarlarda taşeron işçi değil,diplomalı laborantların görev alması gerekmektedir.

Laborantlar için diğer bir sorun da kan alma.Mevcut görev tanımına göre kan alma işlemini laborantların yapması gerektiği ancak, işleyişte buna pek uyulmadığı ve bu birimlerde şu an hemşirelerin kan aldığı da yaşanan bir gerçektir.

Ayrıca sağlık ocaklarının kapatılması istihdam oranlarını bir hayli azaltmış olduğundan,bu nedenle aynı gün içinde kan alma sonuçlarının öğrenilemediği,analiz için alınan kanların başka ünitelere gönderildiği,teşhis ve tanıların geciktiği,iş yükünün arttığı da ayrı bir sorun olarak devam etmektedir.Sağlık Ocağı olarak bilinen, şimdiki adıyla Aile Sağlık Merkezleri’nde eskiden küçük de olsa bir laboratuvar oluyordu.Vatandaşlar da aynı gün test alıp sonucu veriliyor ve hekim tarafından teşhis ve tanı konuluyordu.

Oysa şimdi bu uygulama kaldırıldığı için halk sağlığına bağlandılar. Eğer kaldırmasalardı hâlâ

Aile Sağlık Merkezleri’nde ve Toplum Sağlık Merkezlerinde laboratuvarlar olacaktı ve Türkiye’nin her sağlık ocağındaki laboratuvarlarına iki tane de olsa laborant atanması mümkün olacaktı.

TEMEL DİŞLİ BİZİZ

80 binlik mezun sayısının eritilmesi için atama kontenjanlarının artırılmasını talep eden laborantlar,yıllık 3 bin kişilik veya iki yılda 5 bin kişilik bir atama bekliyor. Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı son büyük atamada Tıbbi Sekreterlik bölümüne 32 binlik kontenjan verilmişken, kendilerine sadece 421 kişilik pay verildiğini ve KPSS puanının 85’te kaldığını söylüyorlar.

Branşları doğrultusunda atanamayan mezunların bazen özel hastanelerde çalıştığını ama bunun bir çözüm olmadığı gibi, özel hastanelerin laborantları çok ağır şartlarda çalıştırıp az ücret ödemeleri de yaşadıkları sıkıntıları ziyadesi ile çoğaltmaktadır.

Sağlık camiasının Temel dişlinin kendileri olduğunu ifade eden laborantlar atanma konusunda umutlarının kalmadığını,her şeye rağmen,Anayasal Hak Arama özgürlüğü kapsamında mücadele edeceklerini belirterek ;“Biz kendi önemimizi ve değerimizi biliyoruz. Biz sonuç vermeden doktorun ameliyat yapamadığını, ilaç yazamadığını ve dahi teşhis de koyamadığını’’ herkes gibi bilmekteyiz. Öncelikle Sağlık Bakanlığının ve Sağlık camiasının değerimizi bilmesini ve buna göre alımları düzenlemelerini istiyoruz” dediler.

ANKARA – Mehmet CANSEVER